2 Ara 2009

Nedir (ya da Neymiş) Bu Çocuk Kitaplarının Durumu


Şimdi eve geldim ve ilk iş olarak bilgisayarı açtım ve yazıyorum.
Yazının başlığından da anlaşılacağı gibi sitemim var benim!
Biz ne kitaplar okuyarak büyümüşüz meğer şaşkın şaşkın  yeni fark ediyorum.
Hayırdır NzN neler oluyor?
Şöyle açıklayayım:  Bu akşam minik yeğenimle -kendisi 4 yaşını dolduracak önümüzdeki hafta- nefis bir gece geçirdik. Bolca boğuştuk, hamur oynadık, oyuncakların arasında kaybolduk ve sonunda yorgun yorgun odasına doğru yollandık. Evet evet vakit kitap okuma vaktiydi. Ben seçeceği kitabı okuyacaktım o da mışıl mışıl uyuyacaktı. Böyle sanki olamamış gibi yazdığıma bakmayın aynen öyle de oldu ama tamamen benim kişisel çabalarımla oldu bu. Okuduğumuz kitabın hiiç bir faydası olmadı, üstüne alınmasın.

Tamam hemen açıklıyorum. Bizim küçük insanın kitapları pek doğal olarak itina ile seçilir. Yaşına uygun olsun, görsel açıdan doyurucu olsun ama aynı zamanda ilgisini de çeksin ve eğitici&öğretici yönü de olsun gibi  basit kriterlerimiz var ailecek. Fakat bu özenle seçilen kitapların arasında gazete ekinden çıkan bazı kitaplar da yok değil hani ki bu kitaplar da sözüm ona bizim çocukluğumuzun klasiklerinden. "Hiç kitap atılır mı?!" mantığından yola çıkarak atılmamış kitaplar bunlar. Bizler bu kitaplar ile büyüdük ve hala bu yaşımızda bile buralardan isimler kullanırız hayatlarımızda örnek vermek adına.
Bu  akşamki kitabın adı Hansel ve Gretel idi. Bizim küçük böcek gitti 3 kitap seçti biri de bu. Tabi ki gazete ekinden gelenlerden biri. Ben de hiç bir sakınca görmedim açıkçası. Okumaya başladık kitabı. Daha 2. sayfaya gelmiştik ki küçük "ben sevmedim bu kadının resmini" dedi. İçimden "kesinlikle haklısın, ne suratsız bi şey bu böyle" dedim ve devam ettim. Hala bir sorun görmedim çünkü."Çirkin suratlı bir kadın gördü ve rahatsız oldu" diye düşündüm. Belki anne olsam dişi kaplana daha o noktada dönüşmüştüm ama acemilik işte. 3. sayfaya geçtiğim anda işin rengi tamamen değişti. Kitabın konusu ne kadar da karamsarmış ve kötülük doluymuş -daha ağır bir kelime geçiyor içimden ama neyse- meğer. Yok "kötü cadı kardeşleri kaçırdı" efendim "cadı Gretel'i öldürecek" dahası "Gretel'i fırında pişirmeye karar verdi" gibi cümleler bolcana kullanılmış.
Peki ben ne yaptım bu durumda?
3. sayfadan sonra bendeniz oturdum pembe panjurlu ev hayali kuran bir genç kız saflığında  bizim yılların Hansel ve Gretel'ini tekrar yazdım. Bir mutlu aile kurdu bu bizim eskiden "cadı" olan bugünün "yaşlı teyze"si ki sormayın. Ayak üstünde mutlu mesut bir hale getiriverdim bizim çocukluğumuzun masalını.

Böyle masal olur mu yahu! Tam da "hadi canım benim harika rüyalar gör, mışıl mışıl uyu, seni dünyalar kadar seviyorum" diye diye öpüp koklayıp pamuk hale getirdiğiniz küçüğünüze bu kötülük yapılır mı? Yapılmamalı!

Bizler nasıl psikopat olmadan büyümüşüz bu masallarla acaba? Bana şu anda pek normal geliyor Hansel ve Gretel hikayesi ama nedense o küçücük beyinin böyle tatsız konularla daha şimdiden gereksiz yere darbe almasının anlamı yok. Gereksiz yani.

Gidin sevgi, mutluluk, paylaşma, yardımlaşma "dünya barışı" gibi mesajlar verin de daha kulak memesi kıvamında olan bu güzel beyinler hani olur ya ileride istediğimiz dünyayı getiriverirler bize. Olur mu olur...

Hiç yorum yok: