5 May 2010

Erkekler Kadınlardan Daha Bilinçli mi Tüketiyor Allasen?

Geçen akşam hızlı hızlı market alışverişini yapıp bir an önce kendimi eve atma telaşında koştururken reyonlar arasında bir çifte gözüm takıldı. Bu “göz takılmalarından” dolayı bir gün sağlam bir azar yiyeceğim gibi geliyor ama dur bakalım... Neyse konuyu dağıtmayalım. Kız mıyır mıyır sevgilisinin yanında dolanıyor, sırtını seviyor, kikirdiyor falan. Ama bir yandan da rafa dalmış halde bir ürünü inceliyorlar. İyice meraklandım. Hazır da aynı reyondan benim de almam gereken bir şey varken o tarafa dogru yollandım :) . Tam o anda ikisi birden gülüşmeye başladılar. Fakat erkekte hafif tepeden bakan bir kahkaha, kızımızda ise hafif ezilen ama bir yandan da “amaaan banane ya” diyen bir kahkaha....


Kahkahaların arasında esas oğlandan şunu duydum:
“Hayır sevgilim tüketici olarak nasıl avlanıyorsun onu göstermek istiyorum sadece”.
Kız: “kikir mikir tikir eki eki....”

Gülüşerek uzaklaşıp gittiler... Ben de utandığım için peşlerine takılamadım. Devamında neler konuşuldu bilemiyorum. Fakat konu şu:
Biz de sevgilimle markete gittiğimizde gerçektende O benden daha bilinçli alışveriş yapar. Ben yıllardır bildiğim, beğendiğim, güvendiğim ve sonradan yine sevgilim sayesinde süper kazıklandığımı farkettiğim markaları alırım düzenli olarak. Reyonlar arasında onun kilosu bu kadara geliyor, bunun şu kadar gram karı var gibi kaygılarım yoktu ve hala da O’nun kadar yok aslında. Fakat artık yine O’nun sayesinde hayatımda yeni bir bilinç var. Annemden gelme ( eski anlamında değil, sırf annem kullanıyor, vardır bir bildiği diye düşündüğüm), bangır bangır reklam yapan, pahalı markalara balıklama dalmıyorum. Öğrendim! Öğretildim! Birçok ürünün etken maddesi aynıymış. Hatta bazılarının üretimini yapan, oursource edilen fabrikalar bile aynı ama aralarında ciddi bir fiyat farkı var. Peki nereden geliyor bu fiyat farkı? Tabii ki REKLAM’dan. Reklama o kadar fazla para harcıyorlar ve bizleri öyle “güzel” yerlerden yakalıyorlar ki hipnotize olmuş gibi koşa koşa onları alıyoruz. Şekerci dükkanına kilitlenen çocuklar gibi. Rengarenk, mutluluk vaad eden, meşhur insanların kullanıldığı bangır bangır  dönen reklamlar sayesinde bazı markaları (ki bunlar da genelde pahalı markalar oluyor) reyonda gördüğümüzde sanki çocukluk arkadaşımızı görmüşüz gibi tanış hissediyoruz o markayı. Dolayısı ile hemen yanında duran, reklama para harcamayan, öyle süslü püslü giyinmemiş, mütevazi ürünleri bırakın almayı gözümüz bile takılmıyor. İşte ben artık bu ürünlere bakıyorum, inceliyorum ve yavaş yavaş tüketim alışkanlıklarımı  değiştirmek üzere kendimi terbiye etmeye çalışıyorum.
Yine O'nun sayesinde. Zamanında oturmuş araştırmış bu mütevazi giyimli markalar ile süslü-kokoş markalar arasındaki farkları. Organik olanlarını kullanmadığınız sürece hepsinin, birçoğunun diyelim çevreye ve tabii ki sizlere verdiği zararlar aynı. Süslü olanlar bir de cebimize zarar veriyor ayrıı!!!

Bu tarz alışveriş yapan bir çift arkadaşımız daha var. Onlarda da durum aynı. Erkek: Araştıran, bilinçli tüketici. Hatun: Süs-püs ile bize sunulan, bilinen ve güya “güvenilen” ürünlerin tüketicisi. Bizde olduğu gibi onlarda da farklı bir aydınlanma var konuyla ilgili :)  ama yine erkek tarafı sayesinde :)!!

Ben markette bu çifti görünce hemen bu arkadaşımı aradım:
“Yalnız değiliizz bak bizimkiler gibi başka erkekler ve bizler gibi başka hatunlar da var!!” dedim. Bol bol güldük. Bu olayda bana bunu ciddi ciddi düşündürttü:

Gerçekten de gün oldu, devran döndü ve artık erkekler daha "bilinçli tüketici" mi oldular?



Hiç yorum yok: