13 Kas 2009

GDO'lu Ürünler=Pipili Kadınlar&Memeli Adamlar


Günlerdir memleket gündemi GDO'lu ürün öyleymiş- böyleymiş, yok yok daha da fenası var diye bir o tarafa bir bu tarafa çekilip duruyor. GDO'lu yemeye devam edersek "Pipili Kadınlar" ve "Memeli Adamlar" olarak mı dolaşacağız etrafta? Ya da kadınların 8 memesi, adamların da 18 pipisi mi olacak ( bu çözüm de erkekler için ballı kaymak oldu !) ?

Nereye gidiyoruz biz böyle?? Ne yapmalıyız? Daha da önemlisi: Nasıl Yapmalıyız?
Onu bunu okumaktan aklım iyice karıştı. Aslına bakarsanız ben ve çevremdeki bir sürü insan için bu GDO olayı yeni bir şey de değil hani. Kayboldum sanki.T amamen kendi çıkışımı arıyorum ve en çok da şunu merak ediyorum;
Facebook'ta ve maillerde GDO'lu ürünler ile ilgili paylaşımlarda bulunan arkadaşlarım bu ürünlerden korunmak adına neler yapıyor? Aman ha yanlış anlaşılmasın burada yargılama falan yok. Tamamen kopya arar haldeyim. Hani birileri oradan buradan gelen yazıları birbirine iletmekten öte pratik bir takım çözümler bulduysa ya da zaten biliyorduysa bi zahmet el kaldırıp anlatıversin de bizler de uygulayalım. Zira ben, konu gezme-tozma dışında bir şey olunca biraz tembel ruhluyumdur, öyle kolay kolay disiplin gerektiren aktivitelere he diyemem, uygulayamam.

Ne alaka di mi?
Şöyle ki; mesela balkonumda kalkıp da sürekli patlıcan, domates, maydonoz yetiştiremem. Bir dünya çiçeğim vardır ve hepsi de gayet sağlıklıdır. Fakat iş sebzeye gelince kaç defa denediysem beceremedim. Evimden bilmem ne kadar km uzaktaki organik ürün satan marketlere de gidip alamam. Çok isterim o ayrı, ama benim yaşam tempoma uygun bir çözüm değil bu(büyük şehir&iş vs.).Yapabilenleri de feci şekilde kıskanırım.Duyar gibi oluyorum "oldu canım! yok öyle hem 3 kuruş olsun hem şoför yanı olsun " dediğinizi. Haklısınız. çaba gerekiyor. Hayatlarımıza sahip çıkmamız gerekiyor. Fakat bu konuda yalnız olduğumu da düşünmüyorum açıkçası. İşten saat bilmem kaçta çıkıp, arabasız bir halde organik pazar nasıl arayayım? En yakın marketten yapıveriyorum alışverişi. Dolayısı ile bir grup insan için çözüm arar haldeyim.Bir taraftan gerçekten güvenilirliğine inandığım kaynaklardan bu duruma yönelik çözüm önerileri ile ilgili mailler alıyorum. Ciddi ciddi okuyorum bu mailleri bakalım ben neler yapabilirim diye. Okuduğumla da kalıyorum malesef (resmen utandım bunları da yazarken ama gerçek!).



öklü bir değişiklik yapabilecek gibi değilim hayatımın şu döneminde ve farkındayım ki bu köklü değişiklik yapılmadan da alternatif yaşam uygulamasını hayata geçiremeyeceğim.



Bugün gelen bir mailde Güneşköy'den bahsediliyor mesela. Ankara'dan haftalık paketler gönderiliyormuş üyeliği kabul edenlere. Merak ettim oturdum mail attım. Genel işleyiş ile ilgili bilgi istedim. İnanılmaz bir hızla hemen yarım saat içinde cevap geldi ve ben umutlandım!! Sizler de bilirsiniz Türkiye'de genelde bu tarz mailleri gönderdiğimizle kalırız. Buradan önümüzdeki hafta bana detaylı bir yazı gönderileceğini söylediler. Yazı geldikten sonra sizlerle bunu da paylaşacağım. Bu yazıyla birlikte İstanbul'da bulunan organik semt pazarlarını da derleyip toplayıp yayınlamayı planlıyorum. Hep birlikte göreceğiz...

Bu arada tembelim falan diyorum ama kendi hakkımı da koruma isteği uyanıverdi birden içimde. Sağlıklı beslenmek için elimden geleni yaparım, bez torba kullanırım-kullandırmak için de etrafıma baskı yaparım, mısır en "kaka" GDO'lu ilan edileli yıllar olduğu için en sevdiğim şey olmasına rağmen hayatımdan çıkarttım. Soya sosuna devam ediyorum ama, çok mu fena???


Bakliyat, salça vs. temel ihtiyaçlarımı (Sebze alışverişi semt pazarından olamıyor. Genelde evde haftaiçi yemek yapılmadığı için haftalık sebze alımı benim için uygulanabilir bir şey değil) organik pazardan ya da market içi organik raflardan alırım daha doğrusu genelde oralardan almak için kendimi zorlarım. Ama yukarıda da dediğim gibi bunları(sebze kısmını) düzenli olarak yapamıyorum. Her köşede bulunabilen şeyler olsa hayat çok daha kolay olurdu eminim benim gibiler için.

Bunlar bir çok insan için (bildiğimiz gibi çok daha disiplinli bir grup "GDO'ya HAYIR'cı" var)bir şey ifade etmese bile hiç yoktan iyi değil midir?

Var mıdır daha pratik çözümler biz şehir tembelleri için?

Hiç yorum yok: