Hani böyle nedenini bilmediğiniz, sebebini bulmak için içinizdeki her köşeyi kurcaladığınız ve karşınıza çıkan
her
şeyde " hah! işte sebep bu!" dediğiniz melankolik durumlarınız olur ya
işte ben de bu durumdayım 2 gündür. Dün ve bugün 2 kere gözlerim doldu
sebepsiz yere...
İçimde garip bir acı ve hüzün var. Elle tutulur
sebebim de yok gibi. Belki de var ama ben görmüyorum. Görmek
istemiyorum. Bakıpta görürsem adı "dert" olur diye...
Ben böyle
durumlarda hayatımdaki her şeyi yatırırım masaya. Keserim, biçerim,
acımasızca dertlenirim kendi kendime. Hiç hoşlanmadığım huylarımdan biri
de budur benim. Ne kadar pozitif bakmayı seçsem de, genelde kocaman
kocaman gülen bir insan olsam da bu girdaba yakalandım mı ruhumun hasta
yerleri yüzüstüne çıkıyor sanırım ve mutsuzluk sebepleri buluyorum
kendime. O dakikaya kadar kabul etmediğim olumsuzluklar
bedenleniveriyor. Böyle kanlı canlı duruveriyorlar karşımda. Üstlerine
düşünür gibi olunca da batıveriyorlar içerlerden bi yerlerden etime
etime. İşin yine de güzel bir kısmı var ki bu durumun içinden de hızlıca
çıkıyorum Polyanna'nın ruhu ile birlikte :) Hayatımdaki güzellikleri
çıkarıveriyorum su üstüne ve hatırlatıyorum kendime: Bunlar gerçek "dert" bile olsa biliyorsun ki geçecek ve sen yeni bir şey daha öğrenmiş olacaksın. Belki hatırladıkça ince ince sızlayacak ama onun adı "ders" olacak. Bir dersi daha vermiş ve mezuniyete daha da yaklaşmış olacaksın.
Bazen
işe yarıyor bazen de kocaman bir "banane" cevabı yapışıveriyor
suratıma. İçimdeki sabırsızdan kaynaklanıyor bunlar biliyorum ben. Ah o
sabırsız ahh ahhh....
İşte böyle bi 2 gün geçirdim. Hala da tam olarak geçmiş değil.
Akşama canım arkadaşımı görünce geçer belki. Bir sarılır bana alıverir
içimdekini. Olmadı cumartesi sabahı yola çıktığımızda o da tatile gider
mecburiyetten!!! Pardon ama cicim senin benimle yolda, denizde, rakı
masasında ve hoş sohbetlerde yerin yok. Bunu da böyle bil ha!!! Sonra
demedi deme....
2 yorum:
AHA AYNI BEN!
Durduk yere üşüşür, içini karartıp gri bulutlarla kaplar o düşünceler. Seni de öyle griye bularlar ki, kendini hep olumsuz düşünen biri sanırsın. Belki de insanın ışıldayan yanını dinlendirdiği anlardır bu. Kendi karanlığın içinden aydınlık şeyleri bulup çıkarırsın ve o zaman hayatı çok daha güzel kılar bu durum; dünya çok daha yaşanası bir yer oluverir gözünde.
Bana da oluyor bazen. Basan karanlığı her def ettiğimde biraz daha arınıp kendimi bulduğumu hissediyorum. Marifet o bulutları çok gecikmeden defedivermekte.
Yorum Gönder