3 Ağu 2011

Nedensiz

Hani böyle nedenini bilmediğiniz, sebebini bulmak için içinizdeki her köşeyi kurcaladığınız ve karşınıza çıkan
her şeyde " hah! işte sebep bu!" dediğiniz melankolik durumlarınız olur ya işte ben de bu durumdayım 2 gündür. Dün ve bugün 2 kere gözlerim doldu sebepsiz yere...
İçimde garip bir acı ve hüzün var. Elle tutulur sebebim de yok gibi. Belki de var ama ben görmüyorum. Görmek istemiyorum. Bakıpta görürsem adı "dert" olur diye...
Ben böyle durumlarda hayatımdaki her şeyi yatırırım masaya. Keserim, biçerim, acımasızca dertlenirim kendi kendime. Hiç hoşlanmadığım huylarımdan biri de budur benim. Ne kadar pozitif bakmayı seçsem de, genelde kocaman kocaman gülen bir insan olsam da bu girdaba yakalandım mı ruhumun hasta yerleri yüzüstüne çıkıyor sanırım ve mutsuzluk sebepleri buluyorum kendime. O dakikaya kadar kabul etmediğim olumsuzluklar bedenleniveriyor. Böyle kanlı canlı duruveriyorlar karşımda. Üstlerine düşünür gibi olunca da batıveriyorlar içerlerden bi yerlerden etime etime. İşin yine de güzel bir kısmı var ki bu durumun içinden de hızlıca çıkıyorum Polyanna'nın ruhu ile birlikte  :) Hayatımdaki güzellikleri çıkarıveriyorum su üstüne ve hatırlatıyorum kendime: Bunlar gerçek "dert" bile olsa biliyorsun ki geçecek ve sen yeni bir şey daha öğrenmiş olacaksın. Belki hatırladıkça ince ince sızlayacak ama onun adı "ders" olacak. Bir dersi daha vermiş ve mezuniyete daha da yaklaşmış olacaksın.


Bazen işe yarıyor bazen de kocaman bir "banane" cevabı yapışıveriyor suratıma. İçimdeki sabırsızdan kaynaklanıyor bunlar biliyorum ben. Ah o sabırsız ahh ahhh....


İşte böyle bi 2 gün geçirdim. Hala da tam olarak geçmiş değil. Akşama canım arkadaşımı görünce geçer belki. Bir sarılır bana alıverir içimdekini. Olmadı cumartesi sabahı yola çıktığımızda o da tatile gider mecburiyetten!!! Pardon ama cicim senin benimle yolda, denizde, rakı masasında ve hoş sohbetlerde yerin yok. Bunu da böyle bil ha!!! Sonra demedi deme....

2 yorum:

zoitsa dedi ki...

AHA AYNI BEN!

Cincüce Banu dedi ki...

Durduk yere üşüşür, içini karartıp gri bulutlarla kaplar o düşünceler. Seni de öyle griye bularlar ki, kendini hep olumsuz düşünen biri sanırsın. Belki de insanın ışıldayan yanını dinlendirdiği anlardır bu. Kendi karanlığın içinden aydınlık şeyleri bulup çıkarırsın ve o zaman hayatı çok daha güzel kılar bu durum; dünya çok daha yaşanası bir yer oluverir gözünde.
Bana da oluyor bazen. Basan karanlığı her def ettiğimde biraz daha arınıp kendimi bulduğumu hissediyorum. Marifet o bulutları çok gecikmeden defedivermekte.